"Başarı artık kimseye yalan söyleme ihtiyacı, gereksinimi duymamaktır" demişti Çetin Altan (1927-2015)...
Bu sözü Duygu Asena da (1946-2006) yaşamının anahtarı haline getirmişti...
Nobel edebiyat ödülünü kazanan Ernest Hemingway (1899-1961) "Savaştan zarar görmeyenler sadece savaşa katılmayanlar, dahil olmayanlardır" demişti...Hemingway iki dünya savaşını da gazeteci ve yazar olarak takip etmişti...
1798'de Fransa imparatoru Napoleon Bonaparte (1769-1821) eşi Josephine'in (1763-1814) aşığı Hippolyte Charles'dan(1773-1837) haberdar olmuş ve bu olay bile evliliklerini (1796-1810) bitirmemişti...1804'te Napoleon şöyle demişti:
"Bir koca eşine "Madam bugün sokağa çıkmayınız.Bugün tiyatroya gidemezsiniz" diyebilmelidir..."
Sanatçı Mehmet Ali Erbil (1957) "29 yıldır nafaka ödüyorum. Bunun dünyada bile örneği yoktur.29 yıldır nafaka ödeyen dünyadaki tek adamım. Ama üç çocuğumun annelerine teşekkür ederim. Böylesine değerli çocuklar yetiştirdikleri için" dedi...
Erbil'e eski eşi Nergis Kumbasar (1963) şu cevabı verdi: "Her kadın nafakası için mücadele etmeli. Eğer gerçekten istesem, hakkım olanı mahkeme kararıyla alırım zaten. Mehmet Ali Bey'in canı çok acır, bunu biliyor. Yeteri kadar anlayışlıyım. Artık bu konuları konuşmaz diye umuyorum"
Erbil 20 Ağustos 1989'da da Nergis Kumbasar'la evlendi. Bu evlilikten 2 Aralık 1995'te Yasmin dünyaya geldi. Bu evlilik 1996'da sona erdi...
Mark Antalya'ya komşu Andızlı Kabristanı'nda bir mezar taşında şöyle yazıyor:
"Takdir Allah'ındır...Konyalı Fethiye Uçtu...Mal bıraktın mülk bıraktın, üşüştük...Kavga ile niza ile bölüştük...Üç beş karış toprak için döğüştük...Mezarında hüzün ile yat anam! Evlatlarım etsin diye rahat satmadan geçindin, kıt kanaat...Evlatlarından olsun sana nasihat o dünyada malın varsa sat anam...Nur içinde yat anam..."
Mia Farrow (1945) tarafından yazılan anı kitabından (What Falls Away) bir bölüm:
"Woody Allen (1935) kazandığı dört Oscar'ı ve öteki ödülleri anne babasının evinde saklıyordu...Woody Allen filmleri 53 Oscar adaylığı ve 12 Oscar ödülü elde etmiştir...
Woody Allen "Ödül sistemi temelden aptalca bir fikirdir.Popülerlik yarışması gibidir" demişti...
Görüntü yönetmeni Gordon Willis'in (1931-2014) The Godfather ve Manhattan'daki olağanüstü çalışmasının ödüllere aday gösterilmemesi Woody Allen'ın bu görüşünü desteklemek için verdiği örnekti...
Nobel ödüllü fizikçi, bilim insanı Albert Einstein'ın (1879-1955) mutluluğa ulaşmanın formülüne ilişkin yazdığı bir kağıt bulundu.
The Hill'de yer alan habere göre, Einstein 1922 yılında Nobel Ödülü aldıktan sonra Japonya'ya ders vermeye gitti. Einstein bu seyahatte kaldığı otelde çalışan kişiye birkaç not kağıdı verdi. Bu kağıtlardan birinde "mutlu olmanın" anlamına ilişkin fikirleri yazılıydı.Almanca notta şu ifadeler yer alıyordu: "Sakin ve mütevazı bir yaşam bitmeyen bir acımasızlıkla birleşmiş, başarı peşinde bir yaşama göre daha çok mutluluk getirir"
Marriage Story filmi (2019): Birbirini çok seven, birbirine aşık iki insan evlililiklerinin yürümediğini fark ettiklerinde uzman boşanma avukatlarının şeytani tuzaklarına düşerek tüm hayatlarını mahvetme becerisini gösterirler.. Bu film "asla evlenmeye kalkışmayın evliliklerin büyük bölümü boşanmayla sonuçlandığından nikahsız yaşamak için elinizden gelen her türlü fedakarlığı yapın," gibi gizli bir mesajı barındırıyor...
Servetlerine servet katmaya kararlı şeytani avukatlarının kışkırtmaları, dolduruşları, yönlendirmeleri, teşvikleri sayesinde aslında dünya üzerindeki en amansız iki düşman olduklarına inandırılan iki salağın öyküsü...
Dünya üzerindeki en uyumlu film ekibi acaba bu filmde miydi?
Bob Fosse, Alexander Payne, Robert Benton, Woody Allen, Ingmar Bergman, Paul Mazursky, Yorgos Lantimos ayarında bir yönetmen olan Noah Baumbach'u bu filmiyle keşfettim...California ve New York eyaletlerindeki yozlaşmış ve güya boşanan tarafların menfaatlerini koruyan boşanma hukukunun, boşanma sürecinin, en ince, en karanlık, en mide bulandırıcı detaylarını ve boşanma eyleminin, sadece ve sadece bu konuda uzmanlaşmış, kaşarlaşmış avukatların süper zengin, vergi rekortmeni olmalarına yaradığını, boşanan "zavallı" tarafların yaşam boyu biriktirdikleri tüm maddi varlıkların, boşanma sürecinde bu uzman avukatların banka hesabına aktarılmasıyla sonuçlandığını anlatıyor. Bu süreç bundan daha iyi anlatılamazdı...