- Takipte Kalın
- Tweet
İnsan hayatında en kolay olunabilen şeydir engellilik.
Bir anlık dikkatsizlik, bir trafik kazası, bir
oyun, bir şaka, bir hastalık, yanlış bir ilaç, yanlış bir tedavi, yanlış bir
evlilik…
Sebep olan nedenler çok çeşitli ve farklı
olabilir. Ancak değişmeyen bir gerçek vardır:
“İnsanoğlunun engelli bir birey olabilmesi
için genelde bir saniyeden az bir zaman yeterli olabilmektedir.”
İnsan yaşamı boyunca hiçbir şeyi bu kadar
kolaylıkla ve bedel ödemeden elde edemez.
Bir kısım Engellerin uzun süreli bazı hatalar
sonucu, hatayı yapanların, ya da yakınlarının yaşamında engel yaratması söz
konusudur. Ama düşünün ki, bir anlık bir karardır bu sonucu doğuran.
Yanlış bir ilaç kaç saniyede yutulur ya da
damarınıza zerk edilir. Ya da kaç saniyede karar verilmiştir bir yanlış
evliliğe ve kaç saniyede bir sperm yumurtayı bulup, dölleyivermiştir bu yanlış
evlilikte...
O zaman her sağlıklı kişi, kendini potansiyel
bir ‘Engelli Birey’ olarak görmeli ve buna her an hazırlıklı olmalıdır. Bir de,
bazı kararları verirken, sonucunda kimlere zararı dokunacağını iyi saptamalıdır
insanoğlu.
Çok zor görünse de engelli olarak yaşamak,
aslında yaşamı köreltecek kadar karamsar bir şey değildir…
Bakın çevrenize, birçok engelli insan
göreceksiniz.
Hepsi de yaşamlarını sürdürmekteler.
Ve emin olun, bir engelli olarak içinde
bulundukları temel sıkıntıları kendilerinden kaynaklanmamakta. Onları sıkıntıya
sokan, kendilerine insanca yaşam koşullarını sunmayanlardır.
Kent mobilyalarının, dükkanların, binaların
engelli bireylere uygun olmayışı ile başlar sıkıntı, onları ‘DİĞER’ sınıfına
sokan ve acıyıp, “vah vah” demekten başka bir şey yapmayan insancıklarla devam
eder. Hiçbir engellinin acımaya ihtiyacı olmadığını bir anlayabilsek...
Bir engelliyi mutlu etmek istiyorsanız, ona
normal insanlara davrandığınız gibi davranın, göreceksiniz çok güzel diyalog
kuracaktır sizinle...
Asıl engel biz, normal olduğunu düşünen
insanların beyinlerinde, engel ve engelliliği bilmeden yaratılan duygulardadır.
Genelde ülkemizde engelli bir bireye yardım etme ihtiyacı ile yanıp tutuşuruz da,
nasıl yardım edeceğimizi bilmeden bu işi yapmaya kalkınca yüzümüze gözümüze bulaştırırız.
Bir engellinin engelinin ne olduğunu kendisiyle
konuşmaya korkarız. Oysa ki, engelli bireyler, aslanlar gibi konuşur kendi
engeliyle ilgili, hatta şakalar yapar... Biz ise bunun anlayabilmekten yoksun,
kızarır bozarır, adam gibi konuşmak yerine, o bireyi sıkar boğarız davranışlarımızla...
Engelli olmak değildir ayıp olan, bir engelli
ile nasıl yaşayacağını ve kafanızdaki engelleri aşmayı öğrenmemektir...
Bu olgu engelli birey için de geçerlidir, her
an bir engelli olmaya aday olan, biz ‘Sağlam’ kişiler için de...
Lütfen bir engelliye normal davranın.
Sağlam insan muamelesi yapmaktan çekinmeyin.
Göreceksiniz hem o çok mutlu olacak, hem de
siz...
33 yılımı birlikte geçirdiğim tüm engelli
sporcularımın, yaşamımın tam ortasında yer alan engelli dostlarımın içinde
bulunduğumuz “Engelliler Farkındalık Haftası”nı kutluyor, hepsine sevgilerimi
yolluyorum.