BAKAN ŞİMŞEK'TEN "BOMBA İTİRAF" GELDİ...

BÖYLECE MEHMET ŞİMŞEK TÜRKİYE'DEKİ İSTİHDAM SORUNUNU AKP'NİN ÇÖZEMEYECEĞİNİ DE İTİRAF ETMİŞ OLDU...

"GENÇLER İŞ BULMAK İSTİYORSA YURT DIŞINA GİTMEK ZORUNDA"YMIŞ...

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TBMM'deki bütçe görüşmeleri sırasında Türkiye'nin son dönemde birçok ülkeyi para bulmak için dolaştığı ancak bulamadığı yönündeki eleştirilere "Yurt dışında para aramıyoruz. Türkiye'nin paraya ihtiyacı yok" yanıtını verdi.

"BİZ HİÇ KİMSEDEN PARA İSTEMEDİK"

Bakan Şimşek, Bakanlığının 2024 yılı bütçesini TBMM Genel Kurulunda anlatırken, 'Biz hiç kimseden para istemedik. Türkiye'nin paraya ihtiyacı yok. Arzuladığımızdan daha fazla para girişi zaten var" dedi. Şimşek ayrıca ekonomide işlerin düzelmeye başladığını, uygulanan program dışında Türkiye'nin başka bir seçeneği olmadığını söyledi.

Mehmet Şimşek 'Yurt dışında para aramıyoruz' dedi...

"NİYE ÇİFTE VERGİ ALIYORSUNUZ?"

Şimşek'in bu sözleri üzerine CHP'li Burcu Köksal, "Paraya ihtiyacınız yoksa niye halktan çifter çifter vergi alıyorsunuz. Neredeyse bir nefes vergisi almadığınız kaldı.

DEM Milletvekili Meral Danış Beştaş da, "Madem paraya ihtiyacınız yok o zaman niye insanların istediği maaş zamlarını vermiyorsunuz?" diye sordu.

GENÇLERE İŞİ GURBETTE BULACAK

Bakan Şimşek, konuşmasında milyonlarca genç işsize istihdam kapısı olarak yabancı ülkeleri işaret etti. Dünya nüfusunun yaşlandığını, çalışma çağındaki nüfustaki artışın da yavaşladığını belirten Şimşek, "Ancak Türkiye'de böyle bir durum yok. Çalışma çağındaki nüfus yüzde 1.4 arttı. Önümüzdeki 15-20 yılı iyi değerlendireceğiz. İş gücü piyasasında ihtiyaç duyulan beceri ve programları artırıyoruz" dedi.

22 YILLIK KABUSTAN UYANABİLMEMİZ MÜMKÜN MÜDÜR?

14 Mayıs 2024 seçimlerinde Millet İttifakı partilerinden 39 aday, CHP listesinden Meclise girmişti...28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi'ne CHP listesinden giren Millet İttifakı partilerinden İYİ Parti, DEVA Partisi, Saadet Partisi, Gelecek Partisi, Demokrat Parti ve Türkiye Değişim Partisi'nden 39 isim milletvekili seçilmişti...

Seçim sistemimize göre bir partinin 20 milletvekili alıp grup kurabilmesi için yüzde 7 oy alması gerekiyor.

Saadet, Deva, Gelecek ve Dp'nin toplam oy oranı yüzde 2 bile etmiyordu...

Bu dört parti millet meclisinde temsil edilebilmek için CHP'ye muhtaçken Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nu öyle bir oyuna getirdiler ki sanki CHP bu dört minik ve seçmenleri yok derecesinde az olan ama sesleri gür çıkan bu partilere muhtaçmış havası yaratıldı...

CHP'li bir seçmenin dediği gibi "Ben istanbul'da CHP'ye oy vereceğim, seçtiğim vekil "Ben hiç muhalefet cephesinde yer almadım... Ruh olarak Ak Parti'den hiç kopmadım," diyen ve CHP oylarıyla 10 milletvekili çıkaran Davutoğlu'nun partisinden olacak. Bunun AKP'ye oy vermekten hiçbir farkı yok!"

Halkı tanıma ve analiz etme konusunda AKP lideri Erdoğan tüm CHP liderlerinden daha başarılı...Kılıçdaroğlu dünyanın en iyi niyetli, en adaletli ve en hak yemeyen lideri bile olsa Türkiye'de ona asla oy vermeyecek bir 30 milyon insan var...
Kılıçdaroğlu'na oy vermeyecek olmalarının nedeni sorulduğunda da hep aynı cevabı veriyorlar: "Bir Aleviye asla oy verilmemesi konusunda cami imamı bize kuran-ı kerime el bastırarak yemin ettirdi..."

Narkotik devlet, Captagon imparatorluğu kuran bir diktatörle bir araya gelebilmek için CHP o kadar çok mesai ve zaman harcadı ki CHP'li seçmenler buna şaştı kaldı...

CHP’nin Dış Politikadan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı İlhan Uzgel: Esad yönetimiyle şu an temasımız yok ama her an kurabiliriz demişti (11 Haziran 2024)

CHP'nin Cumhurbaşkanı adayını MHP'nin belirlemesi de CHP tarihinin en büyük skandalı olarak Türkiye Cumhuriyeti yaşadığı sürece hafızalarda kalacak...

Prof. Dr. Ekmeleddin İhsanoğlu: 2014’te bana teklif MHP’den geldi, ‘Çatı aday’ işinin mimarı Bahçeli’dir...

“İsmim 2007’deki cumhurbaşkanlığı seçimlerinde adaylar arasında geçmişti. Siz onu biliyor musunuz? 2014'ün başında Türkiye'ye döndük. ‘Çatı aday’ fikri çıktı ortaya. Cumhurbaşkanlığı adaylığı teklifi ilk defa MHP’den geldi. Kendilerine ‘Sadece MHP’nin adayı olursam yeterli oy alamayız, ancak CHP ile ortak aday çıkartırsanız başarılı olabiliriz’ dedim. ‘CHP bu işin içinde yok’ dediler.

2023 MİLLETVEKİLİ SEÇİMLERİ

Bazı illerde ortak milletvekili adayı listesi üzerinde çalışan İYİ Parti ve CHP, Millet İttifakı'nın milletvekili sayısını artırmak için, milletvekili çıkarma olasılığı düşük olan illerde seçime fermuar modeliyle girdi. Listede her iki parti adayının birbirini izlediği fermuar yöntemi, ağırlıklı olarak milletvekili sayısı 5 ve altında olan Aksaray, Gümüşhane ve Çorum gibi küçük illerde uygulandı.

İYİ Parti'den 17 isim, 11 ilde CHP listesinden seçime girdi. Bu isimlerden sadece İstanbul 1. Bölge 6. sıradan aday gösterilen Ahmet Ersagun Yücel milletvekili seçildi.

Gelecek Partisi'nden 19 isim, 14 ilde CHP listesinden seçime girdi. Bunlardan 10 aday Meclise girdi. Ankara'dan Mustafa Nedim Yamalı, Antalya'dan Serap Yazıcı Özbudun, Bursa'dan Cemalettin Kani Torun, Denizli'den Sema Silkin Ün, İstanbul'dan Selim Temurci, İsa Mesih Şahin, Doğan Demir, İzmir'den Mustafa Bilici, Konya'dan Hasan Ekici, Muğla'dan Selçuk Özdağ milletvekili seçildi.

CHP listesinden seçime giren Türkiye Değişim Partisi (TDH) Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, Erzincan'dan milletvekili oldu.

Sadullah Ergin Meclis'te

Genel Başkanlığını Ali Babacan'ın yaptığı Demokrasi ve Atılım Partisi'nden (DEVA) 24 aday CHP listesinden seçime girdi ve 14'ü seçildi.

CHP listesinden girmesi eleştirilen eski Adalet Bakanı Sadullah Ergin'in Ankara'dan seçildiği DEVA partili milletvekilleri şöyle; Adana'dan Sadullah Kısacık, Ankara'dan İdris Şahin, Balıkesir'den Burak Dalgın, Gaziantep'ten Ertuğrul Kaya, İstanbul'dan Medeni Yılmaz, Mustafa Yeneroğlu, Evrim Rızvanoğlu, Elif Esen, Hasan Karal, İzmir'den Seda Kaya Ösen, Manisa'dan Selma Aliye Kavaf, Mersin'den Mehmet Emin Ekmen, Tekirdağ'dan Cem Avşar.

Saadet Partisi'nden 24 ismin aday gösterildiği CHP listelerinden Meclise giren 10 aday ve seçim bölgeleri şöyle; Ankara'dan Mesut Doğan, Antalya'dan Şerafettin Kılıç, Bursa'dan Mehmet Atmaca, Hatay'dan Necmettin Çalışkan, İstanbul'dan Birol Aydın, Mustafa Kaya, Bülent Kaya, Kayseri'den Mahmut Arıkan, Kocaeli'den Hasan Bitmez, Samsun'dan Mehmet Karaman.

Demokrat Parti'den (DP) 3 isim CHP listesinden milletvekili seçildi. 27. Dönem Ordu Milletvekili Olan Cemal Enginyurt, CHP listelerinden girdiği bu seçimde İstanbul, Haydar Altıntaş ve Mehmet Salih Uzun İzmir milletvekili oldu.

200.000 TROLL MAAŞA BAĞLANDI!

"Sosyal medyada 200.000 bin kişilik ordumuz var" itirafı

https://www.youtube.com/watch?v=qNgOzvdMcU8

ÇARPICI İTİRAFLAR

AKP’den ihraç edilen eski Kayseri Milletvekili Prof. Dr. Pelin Gündeş Bakır‘dan çarpıcı iddialar geldi.

24. Dönem Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi Üyesi de olan Bakır, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ‘ın çağrısı üzerine açıklamalarda bulundu.

Özdağ, dün Twitter hesabından Bakır’a şöyle seslenmişti:

“Pelin Hanım, Türk Milletine korkmadan iki olayı anlatmak zorundasınız. Suriyelilerin gelmeye başladığı dönemde bayan Davutoğlu AK Partili kadın milletvekilleri ile konuşmasında ne söyledi?

Geri kabul anlaşması sırasında kim sizi neden genel kurulda üzerinize yürüyerek tehdit etti?”

Bunun üzerine Bakır, sosyal medya hesabından şu açıklamada bulundu:

1/Ümit Bey ben korkmam.2011’de Akparti’nin Suriyeliler politikasına karşı çıktığımı, bu politikanın yanlış olduğunu ve sığınmacıların milyonları bulacağını Kızılcahamam kampında Sn Cumhurbaşkanı, parti yöneticileri ve 1000’i aşkın Milletvekili ve teşkilat mensubu önünde söyledim.

2/ AB Uyum Komisyonu üyesi olduğum 2013’te Geri Kabul Anlaşması’na sert muhalefet ettim. Bu anlaşmanın Genel Kurula gelmesini engellemek için bütün gücümle tek başıma mücadele ettim. Ancak tüm çabama rağmen Genel Kurula geldi. Ben de Genel Kurulu terk ettim.

3/ Hatta Akparti’nin yanlış göçmen politikasına dair eleştirilerim ve Türk’üm dediğim için Akp beni partiden kesin olarak ihraç etti. Benden intikam almak için eşime yüzlerce kumpas kuruldu. Yandaş basın deli saçması iftira kampanyaları başlattı. Ben yine de yolumdan dönmedim!

4/ Geri kabul anlaşması’nın engellenmesi için Genel Kurul’da Dışişleri Komisyon Başkanı Volkan Bozkır’a gittim. Çünkü AB Uyum Komisyonundan çıkıp Dışişleri Komisyonuna girecekti teklif. Bir hanıma söylenmeyecek sözler şahsıma sarf edildi.

5/ Sayın Davutoğlu’na bu anlaşmada anlaşma imzalandığı takdirde AB üye ülkelerinden vize serbestiyeti alacağımız söylenmiş. Ancak anlaşmayı okudum ben komisyon toplantısından önce. Böyle bir madde yoktu. Dolayısıyla o dönemin Başbakanına da yaşan ve yanlış bilgi verilmiş.

6/ O dönemin Başbakanına bu yalan ve yanlış bilgileri kimin verdiğini bilmiyorum. Ancak bu yalan ve yanlış bilgilere dayanarak Sayın Davutoğlu 2014 Haziranında vize serbestisi alıyoruz diye açıklamalar yaptı. Oysa anlaşmada böyle bir madde olmayınca hukuken bağlayıcılık olmuyor!

7/ Vize serbestisi diyalog süreci diye bir şeyden bahsetmişler. Normal vatandaşlarımızın anlayabileceği şekilde söylersem: o sizinle diyalogda kalalım demek manasına gelir. Bir hukukçu olarak söylemek isterim ki bu tip diyalog süreçleri tarafları bağlamaz.

8/ Zaten vize serbestisi diyalog süreci ile ilgili anlaşma metninde madde de yoktu. Bayan Davutoğlu’na gelince…Yurtdışı komisyon görevlerim olduğu için yurt dışında oluyordum genelde. Her davete katılamıyordum. Bir tek davete katıldığımı hatırlıyorum. O da 2015’te zannediyorum.

9/ Orada Bayan Davutoğlu değil de bazı kadın milletvekillerinin “inşallah bizim çocuklarımız bu sığınmacılarla evlenecek!” dediklerini hatırlıyorum. Bu çok ağrıma gitti! İçime oturdu! Çok canım yandı! 2014-2015 gibiydi. Aradan 8 yıl geçmiş. Hafızamda bir tek bu var.

10/ Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi üyesiydim. 4 ayda bir Strazburg’da Genel Kurul olurdu. Genel Kurullara girmeden önce tüm raporları okurdum. Türkiye’nin aleyhine maddeleri tespit ederdim. Bunların çıkarılması, yerine lehimize madde koyulması için önergeler hazırlardım.

11/ Türkiye’nin lehine olan bu önergeleri Genel Kurulda oylamaya sunmam Mevlüt Çavuşoğlu tarafından sürekli engellenmeye çalışılıyordu. Nursuna Memecan ve Mevlüt Çavuşoğlu beni hep bir köşeye çekip “Türkiye’yi savunan önerge vermeyeceksin.” Şeklinde ifadelerde bulundular.

12/ Ağır mobbing yapıldı 4 yıl boyunca. Daha sonraki yıllarda bu ağır psikolojik şiddet nedeniyle bazı sağlık sorunları da yaşadım ama iyileştim çok şükür Allah’ın yardımıyla. Ancak Avrupa Konseyi Genel Kurullarda Mevlüt Çavuşoğlu şahsıma uygulan mobbingin dozunu kaçırdı.

13/ Mevlüt Çavuşoğlu artık Avrupa Konseyinde ben önergeleri Table Office’e götürürken yolumu kesiyor, “kapasitesiz, saygısız, şerefsizlik vb” gibi ağır ifadeleri şahsıma kullanıyordu. Hiç aldırış etmeden Türkiye’yi savunan önergeleri yine de oylamaya koydurttum.

14/ Çözüm sürecine de karşı çıktım. Genel Kurul’a “pkklı teröristler, pkklı aktivist olarak değiştirilsin” diye önerge geldi. Bu sayede pkk, AB terör örgütleri listesinden çıkartılacaktı. Ben buna şiddetle direndim. Oylamada hayır oyu verdim. Çavuşoğlu ise çekimser oy kullandı.

15/ Bir akp kadın milletvekili evet oyu kullandı buna. Yani pkklılar terörist değilmiş, aktivistmiş bunlara göre. Oylamadan çıkışta da yine mutat olduğu gibi “çözüm sürecine karşı çıktın. Seni Tayyip Erdoğan’a şikayet edeceğiz” diye üstüme sözlü saldırıldı.

16/ Çavuşoğlu beni Tayyip Bey’e şikayet etmeye başladı. Tayyip Bey beni dinlemedi hiç. Eşime de “grup disiplinine uymuyormuş” demiş. Tamam da hangi grup disiplini? Pkklı teröristlerin aktivist yapılmasına sessiz kalmak eğer grup disipliniyse kimse kusura bakmasın! Ben buna uymam!

17/Türk Milleti’ni, Devletimizi yurt dışında savunmamak, Milletimize ihanet, Avrupalıların tüm taarruzlarına sessiz kalmak, karşı önerge hazırlamamak eğer grup disipliniyse, evet ben o grubun disiplinine uymadım! Damarlarımda taşıdığım Türk kanı böyle bir displine uymama manidir...